
10-)80/20 kuralı
Bu, zamandan daha iyi faydalanmanın en etkili yollarından biridir. Pareto Prensibi olarak da bilinen 80/20 kuralı temelde, alacağınız değerin yüzde 80’inin faaliyetlerinizin yüzde 20’sinden geleceğini söylüyor.
9-)Parkinson Kanunu
Yaptığınınız şeyleri düşündüğünüzden çok daha çabuk yapabilirsiniz. Bu yasa, bir görevin zamana bağlı olarak genişlediğini ve görünüşteki karmaşıklığın sizin o göreve atadığınız zamana bağlı olduğunu söylüyor.
8-)İlk olarak değer verin sonra değer görün
Bu biraz karşı-sezgisel bir durum. Bizim bir şeyler yapmamız için, birisinin bize bir şey vermesi veya bir şey yapması fikri genellikle yaygın olandır. Buradaki sorun da, birçok insanın bu şekilde düşünmesi ve bu mantığa göre, iki taraf da birbirine mümkün olduğundan daha az şey sunmasıdır.
7-)Hatalar ve başarısızlıklar iyidir
Gençken, sürekli yeni şeyler deneyip öğrenene kadar başarısız oluruz. İnsanlar yaşlandıkça öğrenir, hata yapmamaya ve daha az yeni şeyler denemeye başlar.
6-)Kendinizi hırpalamayın
İnsanlar neden birkaç başarısızlık ve hata sonrası pes eder? Bunun bir sebebi; insanların kendi çok fazla hırpalamasından kaynaklanır ancak bu yersiz bir alışkanlıktır.
5-)Uyum varsayımı
Yeni insanlarla tanışmak eğlencelidir ama bu aynı zamanda gerginliğe neden olabilir. Hepimiz iyi bir ilk izlenim yaratmak isteriz ve kendimizi ilerlemeyen ve garip bir konuşmanın ortasında bulmaktan kaçınırız.
4-)Şükran kendinizi mutlu hissetmenin basit bir yoludur
Birisine ya da bir şeylere karşı minnet duymak olumsuz ruh halini pozitif duygulara çevirmek için harika bir yoldur. Aynı zamanda tutumunuzu ve odağınızı doğru şeylere yönlendirmek için iyi bir araçtır.
3-)Kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın
Egonuz size sürekli kıyas yapmanız gerektiğini söyler ve kendinizi iyi hissetmek için nedenler bulmaya çalışır (yeni bir bisiklet aldım). Egonuz bunu yaparken de, sizden daha fazla şeye sahip insanlarla kendinizi kıyaslamamak oldukça zor bir hal alır. (Hayır, … bile güzel bir bisiklet satın aldı!).
2-)Gerçekleşmesinden korktuğunuz şeylerin % 80-90’ı asla gerçek olmayacak
Çünkü, bu korkularınızın birçoğu sadece kafanızda yaşayan canavarlar ve çoğunun gerçeğe dönüşmesine imkan yok. Şayet, korkularınız gerçeğe dönüşürse de umduğunuz kadar kötü ya da acı dolu olmayacaktır. Endişelenmek, genellikle zaman kaybından ibaret olabilir.
1-)Hayatı fazla ciddiye almayın
Hayat akışındaki dertlere ve sorunlara kendinizi kaptırmak çok kolaydır. Ancak daha önceki maddede bahsettiğimiz gibi, korkularınızın çok az bir kısmının gerçekleşme olasılığı var.